-TAKDİM-
“En
büyük transferler, atmakta burada tur
Her ilk dizi benden pas, sonu onlardan şuttur !”
ULUĞ
İnsanı
köle yapıp ayrı dinlerle böldü !
Allah
rahmet eylesin, artık o Allah öldü !
NIETZSCHE
*
*
*
İnsanın
tepesine, her din tepeden indi !
Oğlunu
bile Tanrı, yasa dışı edindi !
NIETZSCHE
*
*
*
Vicdan
yerine, düzme tanrı koydular dine !
Katlanamaz
suçlular bir görgü şahidine !
NIETZSCHE
*
*
*
Üçgenler
tanrı yapsa, üç köşeli yapardı !
Dörtgenler
uymayınca, bir kıyâmet kopardı !
MOTESQUİEU
*
*
*
Hangi
mabede girsen, ayrı bir hava çalar !
Sen
Tanrıyı bulmadan, evliyalar parçalar !
ATASÖZÜ
*
*
*
Kabuk
kalınlaştıkça, içindeki az olur !
Şeytan
yaşlandığında gidip bir papaz olur !
ATASÖZÜ
*
*
*
Bir
pil için eğilme, robotlukta yok verim !
Tanrısına
haddini bildireni severim !
NIETZSCHE
*
*
*
Huzurundaki
herkes etekler padişahı !
Seni
öven canındır, dalkavukların şahı !
ATASÖZÜ
*
*
*
Bir
canavardır canın, seni ormanda yeder !
Aslanı
kim beslerse ona itaat eder !
BEN JONSON
*
*
*
Adını
unutmadan, Tanrı adını anma !
Atın
güzel denince, atmış gibi pozlanma !
EPİKTETOS
*
*
*
Soyup
da Hacca gitmek, kutlu emek değildir !
Tanrı
iyidir demek, aptal demek değildir !
ATASÖZÜ
*
*
*
Sapık
cennete girse, erkek Huriyle yatar !
Cehennemde
üşüyen, ateşe odun atar !
JACOBSON
*
*
*
En
yüce mahkeme halk, kurtulamaz bir sanık !
Her
sarımsak yiyene, nefesi olur tanık !
HZ.MEVLÂNA
*
*
*
Kim
bir Yusuf oldu da, kuyuya atılmadı !
Kör
bir kalpten karanlık zindan yaratılmadı !
HZ.MEVLÂNA
*
*
*
Beş
vakit yere gaga vurmakta yok bir çıkar !
Gönül
yumurtasını ısıt da, yavru çıkar !
HZ. MEVLÂNA
Sağ
elinden başkası, sıkmasın sol elini !
Kimseyi
taklit etme, seç kendi modelini !
NIETZSCHE
*
*
*
Ateşi
söndüremez, kabından taşamayan !
Vaktinde
ölür mü hiç, vaktinde yaşamayan !
NIETZSCHE
*
*
*
Saray
uşakla dolu, bir yürekli aşçı yok !
Parlak
üniformalı asker çok, savaşçı yok !
NIETZSCHE
*
*
*
Devlet
iki sahipli, iki yüzlü bir köpek !
Zincirine
el atma, değil isen gözü pek !
NIETZSCHE
*
*
*
Tepelerden
tepeye, dağlarda en kısa yol !
Ya
kanatlanmaya bak, ya uzun bacaklı ol !
NIETZSCHE
*
*
*
Bir
kez yola çıktın mı durma, yürü inatla !
Yoluna
çıkanı it, veya üstünden atla !
NIETZSCHE
*
*
*
Kamçılı
sakatları, hemen üstünden aşır !
Topalın
bindiği at, topal bacağı taşır !
NIETZSCHE
*
*
*
Acıyan
bir yüreğin, acımasız eliyiz !
Çürüyeni
koparıp, düşeni itmeliyiz !
NIETZSCHE
*
*
*
İnsan
yerçekimini bir gün söküp atacak !
Tüm
sınır taşlarını yerinden oynatacak !
NIETZSCHE
*
*
*
Katrancının
ortağı, sanma suyla aklanır !
Kedi
ile oynayan, mutlaka tırnaklanır !
CERVANTES
*
*
*
Bu
elle alamazsın, payına düşen malı !
Ayıyı
kaşıyanda, demir tırnaklı olmalı !
ATASÖZÜ
*
*
*
Zorbaya
fırsat verir, bilinçten yoksun olay !
Bir
hindi kabardı mı, yolunur daha kolay !
ATASÖZÜ
*
*
*
Çektiğim
çilelerden güç almakta kıvancım !
Yumrukla
değişecek cinsten değil inancım !
MONTAIGNE
*
*
*
Yalnız
kendi önünde diz çökecek kıralsın !
O
dizden başka neren bükülürse, kırılsın !
MONTAIGNE
*
*
*
Kendini
yeniden yaratır ülkü eri !
Anıt
ortaya çıkar, doğrandıkça mermeri !
MICHELANGELO
*
*
*
Süt
hırsızını inek değil, sahibi sezer !
Yavrusunu
yiyeni, ana fil mutlak ezer !
HZ. MEVLÂNA
*
*
*
Ezan
sesine benzer bir çağrıyı bekleyin !
Güneş,
her memlekette doğar hep sabahleyin !
HERBERT
*
*
*
Hani
bir sahne var ya, Sezar “Sen de mi” dedi !
Değişik
aktörlerle oynanacak ebedi !
SHAKESPEARE
İNSÂN
İbret
için, bir kere seyredilsek yeteriz !
Tanrı
nasıl yapmışsa öyle, hatta beteriz !
CERVANTES
*
*
*
Her
ne kadar, çok insân pek değilse de cinsin !
Madem
Tanrı yaratmış, bırak insân geçinsin !
SHAKESPEARE
*
*
*
Yüreksizlerde
olmaz, yürek çarpıntıları !
Bunlar
insan değildir, insân kırpıntıları !
NIETZSCHE
*
*
*
Ayrı
bedenler için biçilmiş gömlekleriz !
Farklı
derecelerde kaynayan çömlekleriz !
ATASÖZÜ
*
*
*
Sağımızdaki
melek ahıra alışıyor !
Solumuzdaki
melek steno çalışıyor !
BENTLEY
*
*
*
Sen
ayakta kaldıkça, kötüye davran iyi !
Bir
ağaç, oduncudan esirgemez gölgeyi !
ATASÖZÜ
*
*
*
Ağır
yük olan asıl, insânın kendisidir !
Kendinden
başka her yük, çünkü efendisidir !
NIETZSCHE
*
*
*
Solucandan
insâna giden yolu aştınız !
Yine
solucansınız, sanmayın ulaştınız !
NIETZSCHE
*
*
*
Deve
kuşunkinden farklı, insânın başı !
Avcıdan
saklanmadan, onu hür ve dik taşı !
NIETZSCHE
*
*
*
Herkese
üflenmişken , Tanrının ta kendisi !
Hiçbir
insân , insânın olamaz efendisi !
EPİKTETOS
Hayatından
kıymetli, bir şeyin yoksa eğer !
Sanma
ki o hayâtın yaşanılmaya değer !
TAGORE
*
*
*
Hayat
ağır yük değil, biraz metin olunuz !
Çünkü
uzun sürecek değil burda yolunuz !
TAGORE
*
*
*
İnsân
safrayla dolu, bir hava balonudur !
Dünyâ
başka dünyânın bekleme salonudur !
HUGO
*
*
*
Karanlıktan
başka ne ararsan var ışında !
Her
şey akıp gidiyor, bir köprünün dışında !
NIETZSCHE
*
*
*
Hayât
süslü bir vitrin, seyrine dalmayınız !
Sonsuzluğu
satıp da oyuncak almayınız !
SHAKESPEARE
*
*
*
Yalınayak
yürünür, hayât kumlu sahildir !
Tökezlersen
yakınma, taşlar yola dahildir !
ATASÖZÜ
*
*
*
Gece
uyumamamın, yoksa da bir ilâcı !
Her
sabah ayni kişi uyanmamız ne acı !
SMITH
*
*
*
Mezarın
görkemini , tüm ölülere duyur !
En
rahat uykusunu, hırsız zindanda uyur !
NIETZSCHE
*
*
*
Şu
kısacık hayatta, çökeriz için için !
Bir
kez ölürüz ama, ne uzun süre için !
MOLIERE
*
*
*
Mezar,
öbür dünyanın tek kürekli gondolu !
Kendini
ölümsüz sanmış ölüyle dolu !
ATASÖZÜ
*
*
*
Ölüm
halâ bir lüküs, tepeden bakmakta dik !
Bunca
halk öldüyse de halka mâl edemedik !
HUXLEY
*
*
*
Tohumun
sevincini duy, toprağa girişte !
Ölümü
yıkım sanmak, asıl yıkım bu işte !
EPİKTETOS
*
*
*
Annesini
özlemiş çocuk gibi, uyanın !
Ölünce
gideceğiz yanına, doğmayanın !
MONTAIGNE
*
*
*
Üzümün
içindeki su, sulandırmaz meyi !
Yaşamak,
her insana öğretiyor ölmeyi !
MONTAIGNE
*
*
*
Evinden
kaçan kıza tuzaktır, renkli yerler !
Piliç
köyde doğsa da, onu şehirde yerler !
ATASÖZÜ
*
*
*
Para
için evlenip binme hırçın bir ata !
Borç
bulunabilir, daha ucuz fiyata !
KELLY
*
*
*
Dünyâ,
donup taş olmuş kış uykusunda yılan !
Şemsle
çözülene dek, bas üstüne, oyalan !
HZ.MEVLÂNA
*
*
*
Şöhret,
servet ve bilgi hepsi yalan, hepsi zan !
Tüm
dünyayı yitir de,kendi dünyanı kazan !
NIETZSCHE
*
*
*
Bu
karanlık âlemde, ışıklı bir şey aşır !
Güneş
ile ölüme bakarken, göz kamaşır !
CERVANTES
*
*
*
Yeri
ahır sanarak yiyip içtikçe azdın !
Ne
için yaratıldın, bir bilsen uyumazdın !
HAZRET-İ MUHAMMED S.A.V.
BEYİN
MÜZESİ
Zevk
oluyor babanın, utanç oluyor piçin !
Dünyâyı
budalalar kurmuş, akıllı için !
WILDE
*
*
*
Ölüm
kamçıdır, onu kullanır arabacı !
Aşık
çimdiği gibi, hem zevk verir hem acı !
SHAKESPEARE
*
*
*
Ölüm
ilk kıvrıldığı köşedir, rûhumuzun !
Dönemeci
olmayan yol, görünür çok uzun !
O’CARAY
*
*
*
Her
nefeste içyüze bakmalı içteki öz !
Altın
sayarken biri, başkasına bakmaz göz !
HZ.MEVLÂNA
*
*
*
Keyif
vermesi için, zehir koyulmuş meye !
Başlarken
yaşamaya, başlıyoruz ölmeye !
MONTAIGNE
*
*
*
Çemberiyle
hapsolur, bir dâirenin çapı !
İtmeden
anlaşılmaz, kapalı mıdır kapı !
MONTAIGNE
*
*
*
Şeytandan,
istavrozla kurtulamaz bir râhip !
Kendine
sahip çık ki çıkmasın başka sâhip !
SOULLIE
*
*
*
Akıbeti
ateştir, en şık tahta kutunun !
Her
şey akıp gidiyor, bir şey bulup tutunun !
NIETZSCHE
*
*
*
Yaşamayı
sonraya bırakıp, gün ekleme !
Bir
çaya rastlayınca geçmesini bekleme !
MONTAIGNE
*
*
*
Çelikleşmeyen
demir, kemirilmekte pasla !
Başkasını
hep affet ama kendini, asla !
SYRUS
*
*
*
Tanrı
suçluyu hemen ele vermez, yapma der !
Nankörlere
ikrâma yalnız o devam eder !
SADİ
*
*
*
Tanrının
en gerçeği, içinden tapılandır !
İyiliğin
en zoru, tanıksız yapılandır !
LA ROCHEFOUCAULD
*
*
*
Fırıncı,
hamurumu sokar bin bir biçime !
Herkes
önüne bakar, bense kendi içime !
MONTAIGNE
*
*
*
Her
insân Aya benzer, var görünmez bir yanı !
Kulak
zarın patlardı, duysan sende duyanı !
TWAIN
*
*
*
Seni
sana emânet etmiş mâdem O, her an !
Herkesten
önce kendi kendine dürüst davran !
SHAKESPEARE
*
*
*
Hiçbir
güneş ışığı giremezdi şu gözden !
Işık
ile gözümüz olmasa ayni özden !
GOETHE
*
*
*
Kimse
açamaz Şemsin yüzündeki o tülü !
Gözleri
kamaştıran bir ışıkla örtülü !
HZ.MEVLÂNA
*
*
*
ALLAH
en aziz bebek, gözdeki o noktadır !
Her
ışın orda biter, yani varlık yoktadır !
HAZRET-İ ÂLÎ
*
*
*
Ben
düğümü gösterdim, çözmesini sen başar !
Gelinin
eşiğini her üvey yalnız aşar !
ULUĞ
M.H.
ULUĞ KIZILKEÇİLİ
ANKARA-
1978
“TANRININ
ARABACILARI” 1978 yılında
ANKARA da kitap olarak yayınlanmış olup, günümüzde
sizler için web olarak tekrar güncelleştirilmiştir. Bu
sitede kullanılan eserler ile veri tabanları 'Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu
ve Türk Ceza Kanunu' uyarınca koruma altındadır. Bu sitede yer alan yazılar
ile kamusal ve anonim olanlar dışındaki linkler eser sahibinin izniyle yayınlanmaktadır.
Bu
kitabın her hakkı yazarına aittir.
Sevgi
ve Selâmlarla ;
Ondokuz
.
Copyright
© 2000.www.ondokuz.gen.tr
Copyright © 2001.www.ondokuzbiz.com
Copyright © 2001.www.19muhammedali.com
*
*
All
rights reserved
Her
hakkı saklıdır