TANRININ ARABACILARI1978-ANKARA

  UYARILAR 

 

 

*DÜZEN

 

Genci gence kırdırıp, bayrağa sarıyoruz,

Herkes bir kaynak arar, biz bardak arıyoruz !

            *          *          *

Dokunulmazdır onlar, cüzzamlı eller gibi,

Hiç görmeden bakarlar, taştan heykeller gibi !

            *          *          *

Özgürlüğün uğrunda,  çağlar boyu ağlanmış

En sonunda bulunup bir zincire bağlamış !

            *          *          *

Çingenenin ayağı var devrilen masada,

Sen düşkünden yana ol, o senden olmasa da !

            *          *          *

Değnek verecek yerde, değnekleriz topalı

Hırsızdan başkasına tüm kapılar kapalı !

            *          *          *

Bir çoban var, kalanı köpek, kurt ve davardır

Piramidin üstünde tek kişilik yer vardır !

            *          *          *

Kırıklığın nedeni yere düşen emektir

Bardak şey oldu demek, o kırıldı demektir !

            *          *          *

Halka ya sağ yahut da sol avcu açarlar

Düzen ayni düzendir, yalnız değişir Çarlar !

            *          *          *

Çoban kavala dalmış, kurtlar koyun istiyor !

Kağıdı Tanrı düzmüş, dürüst oyun istiyor !

            *          *          *

Değersiz bir yem için harcanıyor değerler

Şaha kalkmış cins atı, topal seyis eyerler !

            *          *          *

Nimetler yasa ile halka yasaklı kalır

Söz niyeti açıklar, art niyet saklı kalır !

            *          *          *

Yırtık hırkama gülme, kürkü sırtına atıp

Ben her öğün et yemem, etimi mıncıklatıp !

            *          *          *

Hamal doğru duramaz, belini bükerken yük

İçi küçükle dolu bir yer olamaz büyük !

            *          *          *

Viziteli sevginin zevki bir anlık olur !

Meclise kör doldu mu, karar karanlık olur !

            *          *          *

Yüze tükürmek için ekşi şey lâzım ama

Sonra ülser olursun, fazla limon yalama !

            *          *          *

Düzen beşikten bozuk, dikensiz gül ekmiyor

Doğumun sancısını, doğan kişi çekmiyor !

            *          *          *

Demir parmaklıkları eritemez bu yalım

Kafesten çıkamadık, tünekten olmayalım !   

 

*TOPLUM

 

İnsânlık ilk bakışta güzel duruyor ama

İçi tamamen yırtık, dışı tamamen yama !

            *          *          *

Maddeci topluluktan oluştu mu tüm başlar

Rûhsuz bir beden gibi, toplu çürüme başlar !

            *          *          *

Ekmek, aslan ağzından çıkıp  dağı aşmalı !

Toplumun vücudunda kan gibi dolaşmalı !

            *          *          *

Kardeş hücreyi yiyen hücreye denmekte ur

Kan gitmeyen bir organ mutlak kangren olur !

            *          *          *

Havasız  yerde her şey ayni ağırlıktadır

Kabahat seste değil, yalnız sağırlıktadır !

            *          *          *

Sabunda asit ile yağ koalisyondadır

Seçmen garson oldu mu, gözü yüzde ondadır !

            *          *          *

Zaptiye nazırından ben ümitliyim halâ

Birazcık uyumasa, bekçi olur pek alâ !

            *          *          *

Doğa eşekle etmiş, estetiğe ihanet

Nasıl olur o yüze, ahu gözler emânet !

            *          *          *

Doktorlar arasında anlaşma yok, ne acı

Her biri bir şey diyor, kim yazacak ilacı !

            *          *          *

 

*KARANLIK

 

Sadece baş olmakta, yoktur özgür bir onur

Beyin, kafatasında hapsedilip korunur !

            *          *          *

Odunlara inanma, tohum ağaçtan yüce

Nehir derin sayılmaz, boy verse de bin cüce !

            *          *          *

Kafası tuğladan sert, kaba kuvvet uşak

Karateciye ancak devrolur böyle kuşak !

            *          *          *

Eşeği arabaya oturtup siz çektiniz

Toprağa tohum değil, bahçıvanı ektiniz !

            *          *          *

Sana tepeden bakan o aydınları tanı

Bir solucan uğruna terk ederler vatanı !

            *          *          *

Cehennemde bir şeytan, nasıl olağan ise

Hainlere rastlamak, oldu günlük hadise !

            *          *          *

Göz ne kadar kararsa, kalır gözün aklığı !

Gölge sahibinden mert, bellidir alçaklığı !

            *          *          *

Çağımız kanser çağı, kendini yer o ağrısız

Başı uzun kulaklı, yön bulamaz çağrısız !

            *          *          *

Ne kadar güçlü olsa karanlığın çetesi

Bir gün uygulanacak, insanlık reçetesi !

            *          *           *

*AYDINLIK

 

Ne olursan ol değil, nerde olsan ol deriz

Bizim yolda gel gel yok, biz ayağa gideriz !

            *          *          *

Çağ değiştirmek için yere düşmüş cemreyiz

Ölülere öz rahmet, dirilere kemreyiz !

            *          *          *

Ayak izi değildir,baş izidir bu izler

Artarda dizilsek de, kuyruk olmayız bizler !

            *          *          *

Öz ebemiz gelmedi, bu rahim bizi boğar

İdealist düşükler, ölümden sonra doğar !

            *          *          *

Peygamberi bırak da, bağlan bu günkü ere

Tanrı ayni kalıbı kullanmaz iki kere !

            *          *          *

Tüm kurtarıcılardan, kim olduğunu gizle

Doktor ile hastayı, ayni dikkatle izle !

            *          *          *

Seni sana tanıtmak içindir bunca emek

Bize çok büyük deme, Uluğ zaten o demek !

             *          *          *

 

*ÖZTANRI

 

Vicdan neden çekişir, ben dediğin o canla

Kendini anlatma da  kendindekini anla !

            *          *          *

Vicdanına kulak ver, sohbet olmaz sağırla

Tanrısal bir konuktur, onu iyi ağırla !

            *          *          *

Çamura ışık serpmiş bir sihirbazın eli

Sevgiliyle hapsolmak, cezanın en güzeli !

            *          *          *

Maddedeki her çok şey, yığılmış azla olur

Öyle sonsuzdur ki, rûh, bir tanrı fazla olur !

            *          *          *

Göz gibi ışık yesen, bir daha acıkmazsın

Mülke sahip atandın, hâlâ sahip çıkmazsın !

            *          *          *

Allah’ın adı Hak’tır, hak yerken kaygılı ol

Her an o huzurdasın, her zaman saygılı ol !

            *          *          *

İçimizdeki cevher, ya erer, ya erir

Tanrı bize kendini tohum hâlinde verir !

            *          *          *

Toprak kalıbımıza, rûh tanrısal ihsandır

Cins olmayan hayvandan ilk damızlık, insandır !

            *          *          *

Kâinat dev bir beyin, insan onun aklıdır

O aklın ötesinde, sonsuz bir güç saklıdır !

            *          *          *

Her şahadet parmağı sahiptir ayrı ize

Hakk’a inanmak için, doğa yeter mucize !

            *          *          *

Tohumda gizli ağaç, çocukta saklı peder

 Kim Tanrıyı izlerse, kendi izinden gider !

            *          *          *

Rahibeyi gördüysen, artık derdimi anla

Sürtüşmem papazladır, ne zangoçla ne çanla !

            *          *          *

Gözde olmak istersen, özde olanı gözet

Her an ölebilirsin, vasiyet gibi söz et !

            *          *          *

Rûh Tanrı buyruğudur, her eylemin temeli

Rûhsuz söz buyruk değil, asla dinlenmemeli !

            *          *          *

Ey Cebrail nerdesin ? Ben de artık kırklığım

Sen benim hayalimsin , hem hayal kırıklığım !

            *          *          *

Merkezden uzak olmak, tapana vermez keder

Güneş bira yaklaşsa, dünyamızı kül eder !

            *          *          *

Hangi makama çıksan, milletten aşağıdır

Gökte olsa da güneş, dünyanın uşağıdır !

            *          *          *

Birden çok tanrı olsa, düzen karışık olur

Öz ışınlar birleşip sonsuz bir ışık olur !

            *          *          *

Birlikte son verelim Tanrım, bu aşamaya

Ben ölmeye mahkûmum, sense hep yaşamaya !

            *          *          *

 

*DİNDAR

 

Dine afyon der, sonra mendil verir eterli

Marx yerine Muhammed bizim için yeterli !

            *          *          *

Hayat kısa bir yoldur, bir defa geçeceğiz

Onun için, en iyi aracı seçeceğiz !

            *          *          *

Öyle bir hayat sür ki her canlı, hayat alsın

Öylesine can ver ki şehitlik basit kalsın !

            *          *          *

Kıble kurban yönüdür, tekbir çekerek eğil

Kaybedecek canın var, o da zaten sen değil !

            *          *          *

Kim ki kendini harcar, bir koza öre öre

İpek gibi bir değer kazanır, beze göre !

            *          *          *

Sen de Tanrı gibi yap, görsen de ele verme

Bilip de susmak ister, kolay değildir erme !

            *          *          *

Şeytanın çocuğunu vaftiz etme kilise

Yağmur duası yapma, Tanrın çamurdan ise !

            *          *          *

Kaçan evlât dönünce, mutlu olur aile

Cennet, hep birlik olmak kalbinde Tanrı ile !

            *          *          *

HAKK’a yani halka tap, bel kırma ihsan için

İnsânla birlik yanmak, kâfidir insân için !

            *          *          *

Beşer beş er demektir, Yezitlere gitmeyin

MUHAMMED, ÂLİ, FATMA, HASAN ile HÜSEYİN !

            *          *          *

 

*DİNBAZ

 

İnsânın halâ gökten yönetilmesi acı

İpini öyle çek ki yere düşsün kuklacı !

            *          *          *

Sırf kurban boğazlanırken, Tanrı adı anılır

Can için inmiş bir din, kan için kullanılır !

           *          *          *

İnsânın rûhu değil, hayvansal bir canı var

Tanrı sevgisi değil, cinsel heyecanı var !

            *          *          *

Eşek iştahla izler, kuru otu yolanı

Rûhsuzun en iyisi, gebertilmiş olanı !

            *          *          *

Cenneti Hurilerden ayıran öyle az ki

Bebek, memede sütten başka bir tat bulmaz ki !

            *          *          *

 Cennette Hurilerle bırak hayal kurmayı

Babana bahçe veren kusturdu bir elmayı !

            *          *          *

Kumaşın, ipliğinden ayrı olmaz dokusu

Kurbağa değil isen, ne bu yosun kokusu !

            *          *          *

Rûhsuz dua etmekle, yaratana erilmez

Sadakadan fazlası, dilenciye verilmez !

            *          *          *

Minareden bağırma, Tanrımız değil sağır

Halkın ise kulağı zaten işitir ağır !

            *          *          *

Parayla kıldırılan namaz iştahsız olur

Sultan dinsiz oldu mu, imam Allahsız olur !

            *          *          *

Zahmet edip Mekke’ye gitmektense her sene

Ömründe bir kerecik, sen kendine gelsene !

            *          *          *

Ne beklersin ümmetten, beş kez ezan okutup

Güneş hep ayni güneş, kutup hep ayni kutup !

            *          *          *

Kul değil halifedir, senin “Kitab”da adın

Şu hayvan kafesini halâ kırıp çıkamadın !

            *          *          *

 

*DEVRİM

 

Başta fazla kalınca sulanmaktadır beyin

Akşam mutlak batırın, doğanı sabahleyin !

            *          *          *

O buğday bitlerinden sana da geçti mi buyruk

Baş olursun biter fırınlardaki kuyruk !

            *          *          *

Kabuğunun altında her şey yumuşaklaşır

Solucanı nereden bölsen, o yer başlaşır !

            *          *          *

Bütün akıl verenler benzer azı dişine

Hazır yiyicilerin ağızlarda işi ne !

            *          *          *

Alçak olan kapıdan baş eğip girmektense

Bir çengel at balkona, sana hırsız da dense !

            *          *          *

Üzgünüm, sakat diye bana biraz küstün de

Bacağım tahta ama, gaz pedalı üstünde ! 

            *          *          *

Cereyan iletmeyeni olmaz, hiçbir bakırın

Gücünü sırf haltere kullanan kolu kırın !

            *          *          *

Fazla alınan besin, ya yağ ya kaka olur

Deniz kükredi mi, her gemi taka olur !

            *          *          *

Yürüyüşe geçeni sınırlamaz kaldırım

Güneş olan nûr verir, bulut olan yıldırım !

            *          *          *

Nûh işaret vermeden, hiçbir tufan dinemez

Yıldırım, ışık gibi habersizce inemez !

            *          *          *

İnsânlar, mallar gibi, markalıdır izlidir

Mumu yakacak fitil, ortasında gizlidir !

            *          *          *

Elimizdeki beyler sinek, maça  beyidir

Atıp da yenisini çekmek daha iyidir 1

            *          *          *

Köpektir mutlu olan, karnı doyunca aşla

Gerçek bir eylemciysen, işe kendinden başla !

            *          *          *

 

*MAYA

 

Kimse maşallah demez, ne kadar büyüse ur

Üniforma giyen toz, en fazla, çöpçü olur !

            *          *          *

Toplum denen fıçının her an tortulu dibi

Dert süzülüp iniyor, hasta sidiği gibi !

            *          *          *

Bir güneşe değişmem, tüm yıldızlarla ayı

Tren kısa olsa da, ezer upuzun rayı !

            *          *          *

Amentüye inanmak, dersen aptal bir adet

Dünyadâki en aptal olarak beni kaydet !

            *          *          *

Meyhaneci, sarhoşla beraber içer meyi

Anne ürperir, yavru dişledikçe memeyi !

            *          *          *

Yılanı çizme değil, sürüngenliği ezdi

Üstük olsak, alçağa basmak keyif vermezdi !

            *          *          *

Tanrımız, İbrahim’den kalmış, kara dört duvar

Elimizde at değil, atın soy kağıdı var !

            *          *          *

Mutlu olmaz kendini öpen kişi, aynada

Deniz kucaklasa da yine yalnızdır ada !

            *          *          *

Vicdân savaş yeridir, ohlar ile ahların

Beyin, en iyisidir ruhsatlı silâhların !

            *          *          *

Saç sakala karışmış, kılı kırka yararız

Derde deva değil de, devaya dert ararız !

            *          *          *

Bir kez içine tapsan, dışa taptığın kadar

İçyüzde senin olur, dıştaki her iktidar !

            *          *          *

Evren teyptir, sustukça eski kaydını silmez

Tanrı bir iç istasyon, yayınları kesilmez !

            *          *          *

Evren sana emânet, olma sakın diktatör

Tanrı nefes, gönül ses, beyin amplifikatör !

            *          *          *

Güneşle tanışan buz, istemese de erir

Ateşe aşık kömür, marsık hariç, can verir !

            *          *          *

Çoğu kalp, kıpkırmızı bir mumyalar müzesi

Elbet Tanrının gelir, o maketi ezesi !

            *          *          *

Taşırsak gökyüzüne, yerdeki acıları

Oluruz, Tanrıların son arabacıları !!!

            *          *          *

Dostunu anlayamaz düşmana şartlanmış er

Kafası çalışsa da sadece tik tak eder !

            *          *          *

İçerisinde kan olan sıvı mutlaka aldır

Benlik olan bir yerde bencillik pek doğaldır !

            *          *          *

Bey saçı öpüp çözer, kuaför örüp tarar

Kimisi bir sevgili, kimisi hizmetçi arar !

            *          *          *

Kurtulurdu dünyamız aşağılık akımdan

Gelmeseydik dünyaya o aşağı takımdan !

            *          *          *

Şiirden anlamayan şiir gibi güzeller

Yeni şiir basılmış kaymak kağıda benzer !

            *          *          *

Şehitliğin dışında bakan yoktur erlere

Aslan çıkamaz maymun kadar yüksek yerlere !

            *          *          *

Bırak etiketi de kazan gerçek titrini

Unutma ki yüzündür Tanrının tek vitrini !

            *          *          *

Rûhuyla buluşanın tüm kişiliği erir

Tanrı tahta oturup gönlünden buyruk verir !

            *          *          *

Reçetemize uy da, hiç sorma bizler kimiz

İnsânı, cesedinden öğrenmemiş hekimiz !

            *          *          *      

 

M.H. ULUĞ KIZILKEÇİLİ ,

ANKARA- 1978

 

TANRININ ARABACILARI 1978 yılında Ankara da kitap olarak yayınlanmış olup, günümüzde  sizler için web olarak tekrar güncellenmiştir. Bu sitede kullanılan eserler ile veri tabanları 'Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve Türk Ceza Kanunu' uyarınca koruma altındadır. Bu sitede yer alan yazılar ile kamusal ve anonim olanlar dışındaki linkler eser sahibinin izniyle yayınlanmaktadır. Bu kitabın her hakkı yazarına aittir. İzinsiz hiçbir türlü alıntı yapılamaz.

Sevgi ve Selâmlarla ;  

Ondokuz .    

                                                                                *****

                                                                             ANA SAYFA

 

                                            Copyright © 2000 www.ondokuz.gen.tr

                                                            Copyright © 2001 www.ondokuzbiz.com

                                                            Copyright © 2001.www.19muhammedali.com

                                                                      *

                                                                            Her hakkı saklıdır

                                                                            All rights reserved