"ARZ’IN ÖZGEÇMİŞİ !"
A
R Z I
Sıfır ZÂT’tır ! Bir ALLAH ! Dokuz sayının sonu !
Dokuz, Âdem demektir ! İyi irdele onu !
ALLAH gibi ! Kimseyi ortak etmez kendine !
‘“ALLAH’ın fıtratı
o !”’ Eşittir ‘“HANİF
DİN”’e !
Katmanının dışında, dokuz’a ne eklesen !
En sonunda ! Dokuz’un dışında bulursun sen :
Dokuz artı beş on dört ! On artı dört eşit beş !
Eklediğin kovuldu ! Dokuz’a olmadı eş !
Ona eklenmek için ! Ol dokuz’un katmanı !
Dokuz ! İstiyor yâni, dokuz’u yansıtmanı !
Meselâ yedi kere dokuz, altmış üç eder !
Altı artı üç ! Dokuz ! HAK ona ‘hoşgeldin
!’
Der !
‘“RAHMÂN ilk,
Arz’ı, sonra yedi göğü yarattı !”’
İkinci yaratılan, ‘Ay
!’
Denilen sırattı !
Ay hep yüzünü döner ! Tavaf ederken Arz’ı !
Açıklar bize niçin ! Neye ! Hac yapma
farzı !
HAK der : ‘“İnsândan
daha zor, yaratmak âlemi !”’
En zoru Arz’ı inşâ ! Esrârını çöz emi !
‘“HAKK göklere
iki gün ! Arz’a
dört gün ayırdı
!”’
Melekler karşısında insânları kayırdı !
Arz mâdem ilk oluştu ! Arzdadır ilkin eren !
Haklı öyleyse ! ‘“Ona
secde emrini veren !”’
İlk eren zat ikizdir ! MUHAMMED ÂLÎ, adı
!
RAHMÂN ! Bunlardan önce kimseye yansımadı !
Âdem ayni Arapça, hem de İbranicede !
Âdem sözcüğüne E ekle ! Toprak demektir !
Toprak
Havvâ oluyor ! Çünkü ‘E’
dişi ektir !
Toprak, annemiz AHMED ! Babamız, ÂLÎ ! Âdem !
‘EBÛ-T-TURÂB’
‘toprağın
babası’
demek mâdem !
Bu lâkabı ÂLÎ’ye, bizzat MUHAMMED verdi !
‘“Kâlbi mühürsüzlerin
!”’ Sâdece, aklı erdi
!
‘“Kâfir tanık
olmadı”’ bak !
‘“Öz
doku”’na
eğil !
Âlem yaratılırken ‘“Yüceler”’
oldu tanık !
Zîrâ onlardı kendi fıtratına uyanık !
‘“ÂLÎN !”’
Hem ‘“Yüceler
!”’ Hem ‘“En
evvelkiler !”’
Demek !
Terbiyemize verdi, ‘“En
eskiler”’ çok
emek !
Bu yüzden oldu bunlar ! Secde etmekten muaf !
Âdem ! ‘“Bunlardan
tekrâr rûh alınca, oldu af !”’
*
I
I
*
“Hepinize denk
olan insânım”
der MUHAMMED !
Bunda var ! Onun gizli kimliğine alâmet !
HAK derken ‘“Sen olmasan ! Yaratmazdım
âlemi !”’
Onu sen kendin gibi bir insân sanma ! Emi !
HAK onun hakkında der ‘“O
her âleme rahmet !
Adını her anarken ! Mutlak ona selâm et !”’
Selâm et sen ! ALLAH’ın fıtratına ! Misline !
Niyâz et ! ‘“RAHÎM
olan RAHMÂN”’,
Arş’ına ine !
Tüm insânlara eşit MUHAMMED ! Tek başına !
Yeyip içtiğin her şey ile girer aşına :
Bu Arz ! Bu toprak ! Zîrâ onun kutsal vücûdu !
Onu öpmektir halkın HAKK’a olan sücûdu
!
‘“Gölgen bile,
istesin ! İstemesin ! Secdede !”’
Yalvarır Arz’a ! Onu kaldırıp insân ede !
‘“Sana yarattım
yedi göğü”’
der ALLAH ! Niçin ?
Yedi semâ halk oldu ! RESÛL, yâni Arz için !
‘“Yedi göğün
benzeri, bu yüzden
olmuştur Arz
!”’
Mîrâca çıkmak için ! Arz’a inmek oldu farz !
‘“Yedi gök iki
günde ! Arz dört günde ! Oldu halk !”’
Göklerin iki misli arz ! Bu sırrı çöz de ! Kalk !
Yedi gökte melekler var ! Arzda ise, Âdem !
‘“Melekler arşı
taşır !”’
MUHAMMED Arş’tır mâdem !
‘“Melekler hiç
durmadan ! MUHAMMED’i zikreder : ”’
‘“Bizi de
Arz’a indir ! İnsân kılığında”’
der !
‘“Çıkanı ve
ineni ALLAH bilir”’
der âyet !
İki çeşit mîrâç var ! Dikkat edersen şayet :
Biri Arz’a inmekle ! Biri göğe çıkmakla !
Kör uçuşu yapar ! Yok çünkü toprak anteni !
AY’a çıkmak için de, ‘yer
çekimi’dir
mâni !
Ne çıkabilir ! Ne de o inebilir yâni !
Yükünü her attıkça ! Bir gezegene çıkar !
Tekrâr melek olmakta ! İnsâna yoktur çıkar !
‘“Sağken kör,
ölünce de demek kalacaktır kör !”’
Toprak bedende çünkü ! Toprağa oldu nankör !
*
*
Arz’ın içine giren olur bir “GAYB
ERENİ !”
Esrârını açıklar ! Kâbe’nin boyu eni !
‘Mikro
Kâbe’
şeklinde, toprağın zerreleri !
‘Toprak’
ile de ! Aptes alır İslâm’ın eri !
‘Yedi
temel kattan bil !’
Oluştuğu için Arz !
Kâbe’yi ‘yedi’
defa tavaf etmek oldu farz !
İki ara kat ise yedi kat için bağlaç !
Şeytan taşlayıp, koşma, bunlar için gözü aç !
‘Kara
taş’
ile başlar Kâbe’yi tavaf ! Niçin ?
Arz soğurken ! Donan “İlk
nokta”
olduğu için !
Arz çekirdeği ise ! Kara taşın timsâli !
Orda HASAN, HÜSEYİN, FÂTMA, MUHAMMED ÂLÎ ...!
“Yunus, balık
karnında mîrâç yaptı”
der RESÛL !
“Benimkinden aşağı
sanmayın !” ‘Ayni
usûl !’
Arz’ın karnı olmalı ! Balık karnından maksat !
‘“Yuttuğu diri
çıktı !”’ Ve
Yunus aldı ruhsat !
Papa şapkası balık ağızlı ! Yunus ! Mesih !
‘“Korunmuş
kitab”’ Arz’dır
! Girenler olur ‘“Rasih
!”’
Üst şeffaf ten ! Havadan hafif olduğu için !
Bulunca, Arz içine o, seyâhat edeni,
Transla yoğunlaşır en üst şeffaf bedeni !
‘Yer
çekimi’nin
etki mesafesine girer !
M.H. ULUĞ KIZILKEÇİLİ
İZMİR-ÇEŞME 10.08.2000
*
Copyright
© 2000 www.ondokuz.gen.tr
Copyright © 2001 www.ondokuzbiz.com
Copyright © 2001 www.19muhammedali.com