“KÂFİR’İN SEYİR DEFTERİ !”
*
I
ÖLÜM
!
*
Eren
hariç, açıkça ALLAH etmiştir beyân :
Olmayacak
hiç kimse ateşe uğramayan !
Zîrâ
canın, hem melek ! Hem şeytandır ! Dokusu !
Onu
kurtarır ancak ! HAK dokunun kokusu !
Yüzdeki
yedi delik ! Cehennem için kapı !
Vicdânla
sekiz olup alır RABB’inden tapu !
‘“Her
kapıdan bir toplum girer
imâmı
ile !”’
Ateşten
korkan ! Sağken gerçek imâmı bile !
Halk
lâf etti RESÛL’e ! Bilir misiniz niye ?
‘ÂLÎ’yi
o, Îsâ’ya aynen benzetti !’
Diye :
Demişti
: “Sırrı açsam
! Halk ona da ALLAH”
der !
“Kulu
ortak koştuğu için ateşe gider !”
Bu
sırrı ilk kez açsın ! HAKK’ın izniyle fakir !
‘Son
nefeste hiç kimse olmasın’
diye hakîr ; !
‘“Perde
kalkar
!”’
‘“İnsâna
gelince
en son anlar !”’
‘“Îsâ’yı
görüp neymiş benzetmeden kast, anlar !”’
‘“Vücûdundan
çıkarak
!”’ ‘“HAZRET-İ
ÂLÎ
onun !”’
Der
: ‘“Gel bana
secde et !”’
‘Artık gelmiştir sonun !’
‘“Sözünü
tutan secde eder !”’
Gelerek vecde !
Omurgası
yataysa ! HAKK’a edemez secde !
‘“RAHMÂN’a,
heybetinden bakamaz !”’
Nefes gider !
Yalnız
! Keşke Dünyâda ‘“Ben
toprak olaydım”’
der !
Yâni
“Toprak babası”
denen ÂLÎ’yi tanır !
‘“ALLAH’ın
fıtratı”’na
ihânetten utanır !
MUHAMMED
ÂLÎ mevcûd ! Her evren ! Her katmanda !
‘“Âlemlerin
RABB”’idir
! Her kılıkta ! Her anda !
Dışında
onları sev ! İçinde bul RAB edin !
Kendi
öz dokuna tap ! İşte bu katıksız dîn !
*
II
YÜCE
DÎVÂN !
*
‘“Secde”’
işi, bitince ! Kurulur yüce dîvân !
Geçip
Arşa oturur ! Çok şâhâne bir civan !
Mîrâç
gecesi RESÛL onu görmüştü böyle !
Âdem’den
daha güzel şekil olur mu söyle !
‘“Biz”’
denen özlerimiz, yedi sıra hâlinde !
RAHMÂN’ı
çevrelerler ! Onlara ‘“YÜCELER”’
de !
RAHMÂN
yanında durur ! Özlerin çıktığı Rûh !
Dişi
adı ‘“SEKÎNE
!”’ Bunu bilmez ham güruh !
‘“RAHMÂN’ın
söz verdiği kimse konuşur ancak !”’
MUHAMMED
dedi : “Bu zât
yalnız ÂLÎ olacak !”
Boynunu
bükmüş suçlu, bu huzura alınır !
‘“Biçimi
tanık olur ona !”’
Şaşıp kalınır !
Kâfir
hiç yargılanmaz ! Sûratı ele verir !
RAB
der : ‘“İkiniz
atın onu !”’
Korkudan erir !
*
III
ARÂF
!
*
MUHAMMED
ÂLÎ, zâten ‘“Arâf”’ta
durur ! Niçin ?
Herkese ‘içli dışlı tanık’ olduğu için !
Halkı
ikisi böler ‘“Arâf”’ta
sağa sola !
‘“Her
kişinin kimliği, yüzünden belli ola !”’
Peygamber
düşmanını MUHAMMED teslim alır !
HAK
dost düşmanlarıysa ! İMÂM ÂLÎ’ye kalır !
Zîrâ
‘“RESÛL
herkese canından daha yakın !”’
“ÂLÎ
de benim canım”
dememiş miydi bakın ?
Anne
baba hakkı bu ! Hiç affedilmez nankör !
‘“Arzda
sözünden dönen, cehenneme gelir kör !”’
İlk
sorulur ‘tuttu
mu diye RABB’e
sözünü ?’
Yâni
bulabildi mi ? Sağken kendi özünü ?
Sorguda
‘iki
yüzlü’,
yâni ‘“Kâfir”’
çıkarsa !
Dünyâda
iken işi, EHLİBEYT’i inkârsa !
‘“Kavrarlar
ayaklar ve alnındaki saçından !”’
Gelmiştir
! Cehenneme fırlatılacağı an !
‘“Yüzünü korumasın diye ateşten,
eli !”’
‘“Boynuna
bağlanır el !”’
Budur küfrün bedeli !
‘“Yüzü zaten siyahtır”’
onun yanmadan bile !
Sûratı kaplı zîrâ ! Kapkara kıllar ile !
‘“Ayaklarında
zincir,boynunda demir halka !”’
‘“Yüzüstü
sürüklenir ateşe, düşe kalka !”’
IV
CEHENNEM
!
*
‘“Hor
ve hakîr kılıkta”’
o, cehenneme varır !
‘“Ateşi
gördüğünde bekçilere yalvarır !”’
Zebânî
der : ‘İçinde
iken HAK dost ve RESÛL !
İblîsinle
çiftleştin ! Alev ile al gusül !’
‘“Ateş
hak mıymış ? Diye sorar müezzin”’
ALÎ !
‘“Hakmış
diye yanıtlar ! Akkor olmuş ahâli !”’
Saklayamaz
içini, kimsenin dışı artık !
‘“Deri
yandıkça çıkar, başka başka yaratık !”’
İrin
olup fışkırır tenden ! Alev alev ter !
‘“Bir
değil, binlerce kez ölüp yok olmak ister !”’
‘Kara
taşı’
öpmeyen ! Karararak olur taş !
Denir,
‘“Dön nûrunu
bul, sayısız kalıbı aş !”’
‘“Ateşte
ısıtılıp halktan çaldığı para !
Yapıştırılır
ona, hiç verilmeden ara !”’
Ağır
işler altında, yorgun, bîtab ve ezgin !
Ne
uyku var ! Ne durak ! Kamçı yemekten bezgin !
Çalıştırmıştı
halkı ! Hiç çalışmadan kendi !
Denmişken
ona ! RAB’den başka yoktur efendi !
‘“Ateşte
tartışırlar, boş
îmâmları
ile !”’
Derler
: ‘“Kandık
sizdeki
o
becerikli
dile !”’
Önderler
der : ‘Sizi
biz değil ! Şeytan avladı !’
O
şeytanın, ‘“Emreden
bencillik !”’
Dinde adı !
Derken
bu kez ! Zâlimle kurbânları tartışır !
Bizi,
‘Mahvettin’
diye yakasına yapışır !
Sonra
hepsi zorbayı, HAKK’a şikâyet eder !
Ya
RAB ; ‘Sen
bu zâlime bizden çok azab et’
der !
Cevap
şu : ‘“Her
ikiniz görecek eşit azab !”’
‘“Hak
etmedikçe toplum !”’
‘“Uyanmaz bende
gazab !”’
‘“Ama
isyân et ona !”’
‘“Hak etmemişsen
şayet !”’
‘“Ancak
sizden olana itâat et”’
der âyet !
*
M. H. ULUĞ KIZILKEÇİLİ
ANKARA – 03.07.1999
Copyright
© 2000>> www.ondokuz.gen.tr
Copyright © 2001>> www.ondokuzbiz.com
Copyright © 2001>> www.19muhammedali.com